Çam Sakura Life Çam Sakura Life
  • Anasayfa
  • Hakkımızda
    • Yayın Kurulu
    • Dergi Hakkında
    • Dergi Kimliği
    • Sayı Arşivi
    • Son Sayı
  • Röportajlar
  • İletişim

Doç. Dr. Nilüfer ÇETiNKAYA

 

1981 yılı İstanbul doğumlu olan Dr. Nilüfer Çetinkaya Kocadal tıp eğitimini İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Uğur Derman İngilizce Tıp Programı’nda tamamlamıştır. Yeditepe Üniversitesi Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı’nda uzmanlık eğitimini tamamladıktan sonra kısa bir süre Zeynep Kamil
Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde çalışmasının ardından Ankara Dr. Zekai Tahir Burak Kadın Sağlığı Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde Jinekolojik Onkoloji Cerrahi Yandal Uzmanlık eğitimini tamamlamıştır. Uzman hekim olarak Trabzon Kanuni Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde devlet hizmet yükümlülüğünü tamamlamasının ve doçentlk ünvanını almasının ardından İstanbul Kanuni Sultan Süleyman Eğitim ve Araştırma Hastanesi Jinekolojik Onkoloji Cerrahi Kliniği’nde eğitim görevlisi doktor olarak çalışmıştır. 2020 yılı Mayıs ayından itibaren İstanbul Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesinde Jinekolojik Onkoloji Cerrahi Kliniği’nde eğitim görevlisi doktor olarak görev yapmaktadır. Kendisinin çok sayıda ulusal ve uluslararası dergilerde yayımlanmış makaleleri bulunmaktadır. Evli ve bir kız çocuk annesidir.

Kanser oluşumu, genetik yapısı ve fonksiyonu bozulmuş bir hücrenin anormal şekilde ve aşırı çoğalması ile başlayarak etrafındaki hücreler ile iletişimini koparması, kendisini yok etmek üzere programlanmış bağışıklık
sistemi hücreleri tarafından salınan özelleşmiş sinyallere duyarsızlığı ve vücudun diğer bölgelerine yayılma potansiyeli kazanması ile gerçekleşmektedir

Sayın hocam, bize kendinizden bahseder misiniz?
Dört kişilik bir ailenin küçük çocuğu olarak İstanbul’ da doğdum. Öğrenim hayatımı da İstanbul’ da geçirdim.
Eğitim sürecinde ailemin tam desteğini arkamda hissetim. Özellikle disiplin ve özveri konusunda bana rolmodel oldular.
Neden doktor oldunuz?
İstanbul’un eski semtlerinden birisi olan Üsküdar’ da geleneksel bir Türk ailesinde mahalle kültürü içerisinde yetiştim. Çevre ve aile yapımızın temel yapısı birbirimize destek olmaktı. Çocukluğumdan bu yana ülkeme ve insanlara faydalı olmaya çalıştım. Hekimlik mesleğinin özünde de bu duygular bulunması sebebi ile doktor
olmaya karar verdim.
Tıp fakültesini nerede okudunuz? Nerede ve hangi bölümde ihtisas yaptınız?
İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi, Uğur Derman İngilizce Tıp Programını dönem ikincisi olarak bitirdim. Mezuniyet sonrası girdiğim Tıpta Uzmanlık Sınavı’nda Türkiye yedincisi olarak Yeditepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı’nda ihtisas eğitimine başladım. Jinekolojik Onkoloji Cerrahi yandal uzmanlık eğitimini Ankara Zekai Tahir Burak Kadın Sağlığı Eğitim ve Araştırma Hastanesinde tamamladım. Trabzon Kanuni Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde Jinekolojik Onkoloji Cerrahi uzman hekimi olarak çalıştım. Daha sonra İstanbul Kanuni Sultan Süleyman Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde Jinekolojik Onkoloji Cerrahi Kliniği’nde eğitim ve idari sorumlu hekim olarak görev yaptım.

Halen Yeditepe Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü Moleküler Tıp programında doktora yapmaktayım

Jinekolojik Onkoloji Cerrahisi nedir? İlgi alanına dahil olan hastalıklardan bahseder misiniz?
Jinekolojik Onkoloji Cerrahisi, kadınlarda üreme organlarından kaynaklanan kanserlerin tanısı, tedavisi ve
takibi konuları ile ilgilenen bilim dalıdır. Yumurtalık (over) kanseri, rahim (endometriyum) kanseri, rahim ağzı
(serviks) kanseri gibi hastalıkların tanı ve tedavisine ek olarak üreme sistemi organlarına yönelik ailevi kanser yatkınlığı olan hastaların değerlendirilmesi, kanser tarama testlerinin yönetimi, kanser öncüsü lezyonların tanı ve tedavisi branşın ana ilgi alanıdır.

Serviks kanseri hangi yaş gruplarında görülür tedavide güncel olarak neler yapılır?
Serviks kanseri sıklıkla Human Papilloma Virüsü (HPV) tarafından genital sistemin enfekte olması ile ilişkilidir. HPV enfeksiyonu kadınların çoğunda saptanabilmektedir. Bağışıklık sistemi etkin çalışan olgular enfeksiyonu bir iki yıl kadar birsüre içerisinde semptom oluşturmadan yenebilmekte iken bir grup olguda rahim ağzı hücrelerinde değişme, normal yapılarında bozulma ve kontrolsüz çoğalma özellikleri gelişerek rahim ağzı kanseri oluşabilmektedir. Sigara içiciliği bu süreci hızlandıran en önemli faktördür. Sıklıkla otuz yaş üzeri genç kadınlarda hastalığın görülmesinin yanında menapoz sonrası yaş grubu olgular da hastalık açısından risk altında bulunmaktadır. Tanı HPV ya da anormal smear sonucuna göre yapılan kolposkopik (mikroskop ile rahim ağzının
detaylı olarak incelenmesi) muayenede alınan biyopsi ile koyulmaktadır. Bazı durumlarda muayenede rahim ağzında kitle saptanması durumunda hekim kolposkopik muayene yapmadan direk lezyondan biyopsi alabilmekte ve tanı koyabilmektedir.Kesin tanı sonrası hastalığın ne kadar yaygın olduğunun değerlendirilebilmesi için görüntüleme tetkiklerine başvurulmaktadır. Alınan sonuçlara göre cerrahi ya da cerrahi dışı tedavi (radyoterapi ya da kemoradyoterapi) seçenekleri hastaya sunulmaktadır. Cerrahi tedavinin amacı rahimi kemik yapılar içerisinde yerinde tutan, içerisinden idrar yollarının geçtiği bağların da alınmasını gerektiren radikal histerektomi yapılması ve kasık boşluğundaki kemik yapıların yanında seyrederek bacaklara giden ana damarlar etrafındaki lenf bezlerinin alınmasıdır. Nihai patolojisonucuna göre gerekli durumlarda radyoterapi ya da kemoradyoterapi tedavi seçenekleri ameliyat sonrasında hastalara sunulabilmektedir.

Rahim ağzı kanserinde erken teşhis ne derece önemlidir?
HPV enfeksiyonu sonrasında rahim ağzı kanserinin oluşabilmesi için en az on yıl kadar süren sessiz bir enfeksiyon süreci gerekmektedir. Bu sürede CIN II-III ya da HSIL adı verilen kanser öncüsü lezyon oluşumu görülebilmektedir. Servikal kanser tarama programları ile servikal kanser öncüsü lezyon varlığı saptanan hastalarda LEEP ya da Konizasyon adı verilen cerrahi işlemler ile kanser öncüsü lezyonların tedavisi yapılabilmekte ve kanser oluşumu önlenebilmektedir. Servikal tarama testi yaptırmayan, kontrollerine düzenli aralıklar ile başvurmayan hastalarda ise rahim ağzı kanseri ile karşılaşma oranları daha fazladır. Rahim ağzı kanseri erken evrede rahim ağzına sınırlı iken, ileri evrelerde önde idrar torbası ya da arkada kalın bağırsağa, yanlarda kemik yapılara kadar ulaşabilmekte ve cerrahi tedaviyi imkansız kılabilmektedir. İleri evre hastalık yaşam kalitesini ve konforunu bozabilmekte ve tedaviye alınan yanıtın azalmasına yol açabilmektedir. Rahim ağzı kanseri önlenebilir bir kanserdir. Bu nedenle ulusal kanser tarama programımızda önerildiği gibi otuz yaş ve üzeri kadınların servikal smear ve HPV testi ile taranması, sonuçlar anormal ise olguların rahim ağzı hastalıkları açısından kolposkopik değerlendirme yapılabilecek deneyimli merkezlere yönlendirilmesi önerilmektedir.

HPV aşısı hastalığın önlenmesinde ne kadar önem taşır?
HPV aşıları kanseröz suşların farklı kombinasyonlarına karşı antijen içermektedir. Genital siğil etkeni olan ve kanser gelişiminde rolü bulunmayan HPV suşlarına karşı etkin olanları da bulunmaktadır. Enfeksiyonla doğal
yoldan karşılaşmamış kadınlarda aşı ile; HPV enfeksiyonu geçirme ve genital siğil oluşum oranlarında %90 üzerinde azalma sağlanmakta, rahim ağzı kanser öncüsü lezyonlarda ve rahim kanseri oluşumunda da orantılı olarak azalma görülmektedir. Aşının özellikle 9-26 yaş arası kız çocuklarına ve kadınlara yapılması önerilmekle birlikte kadınlarda yaş için üst sınır bulunmamaktadır. Erkek çocuklar (>9 yaş) da aşılanabilmektedir. Genç olgularda (<15 yaş) üç doz yerine iki doz aşı uygulamanın da yeterli olduğu gösterilmiştir. Aşı yapılması kadınların rahim ağzı kanser tarama programından çıkartılmasını sağlamaz, tarama önerilerine uyulması gerekmektedir.

Moleküler Onkolojide neler yapılmaktadır?
Kanser oluşumu, genetik yapısı ve fonksiyonu bozulmuş bir hücrenin anormal şekilde ve aşırı çoğalması ile başlayarak etrafındaki hücreler ile iletişimini koparması, kendisini yok etmek üzere programlanmış bağışıklık sistemi hücreleri tarafından salınan özelleşmiş sinyallere duyarsızlığı ve vücudun diğer bölgelerine yayılma potansiyeli kazanması ile gerçekleşmektedir. Bahsi geçen mekanizmalar hücresel düzeyde var olduğu bilinen temel yapı taşlarındaki aksaklıklardan dolayı zincirleme olarak oluşmaktadır. Moleküler Onkoloji bu temel mekanizmalar üzerinde çalışarak, hastalıkların temellerini daha iyi anlamamızı ve tedavide daha stratejik yöntemleri üretebilmemizi sağlamaktadır.

Klinik içi yapılanmanızdan bahseder misiniz? Kimlerle beraber çalışıyorsunuz? Kimler ne iş yapıyor? Özellikli işler yapan meslektaşlarınız var mı?
Kliniğimizde benimle birlikte Doç. Dr. Baki ERDEM, Op. Dr. İlkbal TEMEL YÜKSEL, Op. Dr. Hasan TURAN
ve Op. Dr. Emel CANAZ çalışmaktadır. Kliniğimizde multidisipliner yaklaşım ile hastalarımızın tedavileri yapılmaktadır. Her çarşamba farklı branşlarda hekimlerin katılımı ile düzenlenen Jinekolojik Onkoloji Cerrahi
Tümör Konseyinde hastalarımız ile ilgili en uygun ve bilimsel kararlar alınmaya çalışılma tadır. Aynı zamanda kliniğimizde Jinekolojik Onkoloji Cerrahi yan dal ihtisas eğitimi de verilmektedir. Her cuma günü klinik içi eğitim toplantıları ile güncel bilimsel veriler tartışılmakta ve bilimsel çalışmalar ile ilgili öneriler değerlendirilmektedir. Ulusal tarama programı ile KETEM ve Aile Sağlığı Merkezlerinde yüksek riskli HPV DNA pozitifliği veya smear anormalliği tespit edilmiş olan hastaların kolposkopik muyaneleri ve tedavileri bir referans merkezi olarak kliniğimizde yapılmaktadır. Aynı zamanda hastane laboratuvarlarında hekim isteği dahilinde HPV DNA testi ve smear testi yapılmaktadır. Bunun yanında BRCA mutasyon taşıyıcısı ailesel meme-over kanseri riski taşıyan veya meme kanseri tanısı almış hastaların takip-tedavi amaçlı rutin jinekolojik muayeneleri ve ultrasonografileri kliniğimizde yapılmaktadır.Benzer bir gurup olarak endometriyum kanseri riskinin artış gösterdiği ailesel kolon kanseri hastalarında da takip-tedavi amaçlı jinekolojik muayene ve ultrasonografik incelemeler yapılmaktadır. Kliniğimizde tüm kadın genital sistem kanserlerinin ve kanser öncesi lezyonlarının tanı ve tedavileri uygulanmaktadır. Modern tıp uygulamalarının güncel teknolojik alt yapı ile desteklendiği hastanemizde tüm endoskopik ve açık cerrahiler yapılabilmektedir.

Diğer bölümlerle ilişkileriniz nasıl?
Kanser tedavisi tek hekim ya da tek branş ile yapılamaz. Çalışma ortamımızda diğer meslektaşlarımız ile dengeli bir uyum içerisinde olmamız gerekmektedir. Tanı sürecinde patoloji, radyoloji ve nükleer tıp; cerrahi tedavi sürecinde anestezi, üroloji ve genel cerrahi; nihai patoloji sonucuna göre tıbbi onkoloji ve radyasyon onkolojisi
branşlarındaki ve belki de gereği durumda daha da farklı branşlarda bulunan meslektaşlarımızla çalışmaktayız

Klinik, poliklinik şartlarınızdan bahseder misiniz?
Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi Onkoloji Hastanesi F blok 1. katta 6 adet poliklinik, iki adet kolposkopi odası; F blok 1. katta iki adet jinekolojik onkoloji cerrahi ameliyathane odası, C blok 1. katta bir adet günübirlik operasyon odası ve F blok 7. katta yirmidört yataklı servisimiz ile hastalarımıza hizmet vermekteyiz. Hastanemiz günümüzde sağlık bilimi ve teknolojisinin geldiği en üst noktada Türk halkına hizmet verecek şekilde tasarlanmıştır. Polikliniklerimizde son teknoloji ultrasonografi ve kolposkopi cihazlarımız bulunmaktadır. Kliniğimiz İstanbul Avrupa yakasında Jinekolojik Onkoloji Cerrahi yan dal asistan eğitimi veren sayılı kliniklerden birisidir.
Bize biraz ailenizden bahseder misiniz?
Evli ve bir kız çocuğu annesiyim. Eşim de benim gibi hekim ve akademisyen olarak çalışmaktadır. Birbirimizi
her anlamda tamamlarız ve birbirimize destek olmaya çalışırız. Birlikte geçirdiğimiz zaman kısıtlı olsa da
kaliteli şekilde geçirmeye gayret ederiz.

Herhangi bir hobiniz, müzik, sanat veya sportif bir etkinliğiniz var mı?
Chill-out ve Jazz müzikten hoşlanırım. Uzakdoğu kültürüne ve felsefesine ilgi duymaktayım. Uzun yıllar voleybol oynadım. Son yıllarda vakit buldukça doğa yürüyüşlerine katılmaktayım.
Hayvanları sever misiniz?
Çocukluktan bu yana balık ve kuş besledim. Kedilere çok sempatim olmakla beraber vakit kısıtlılığı nedeniyle
henüz besleme cesareti bulamadım. Ancak en yakın sürede sahiplenmek istiyorum.

Hastanenin geleceğine yönelik hayalleriniz nelerdir?
Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi Jinekolojik Onkoloji Cerrahisi halihazırda dünyadaki en üst standart
teknoloji ile donatılmış durumdadır. Amacımız, dünya üzerinde yapılabilen her tedavinin kliniğimizde de uygulanabilmesidir. Çıtayı bu noktada en tepeye çıkartarak kliniğimizi uluslararası referans merkez haline getirmek istiyoruz. Genç ve istekli ekibimizle merkezimizi akademik alanda ayrıcalıklı bir konuma getirerek kliniğimizin Avrupa Jinekolojik Onkoloji Cemiyeti tarafından akredite merkez statüsüne erişmesini hedeflemekteyiz.

Çam ve Sakura Şehir Hastanesi’nde akademik çalışmaların, özellikle de kaliteli araştırmaların yapılmasını desteklemek amacıyla neler yapmayı planlıyorsunuz?
Kliniğimizde akademik toplantılar ile güncel bilimsel çalışmaları takip etmekteyiz. Bu sayede eğitim programlarımız günümüzdeki en üst standartlara göre oluşturulmuştur. Halihazırda devam eden akademik çalışmalarımıza ek olarak yeni projelerimiz de planlanma aşamasındadır.
Sonuç olarak eklemek istediğiniz bir şey var mı?
Bu merkezde çalışmaktan ve bize her türlü desteği ve imkanı sağlayan devletimize hizmet etmekten kıvanç duymaktayım.

 

Related Posts
  • Doç. Dr. Bekir TUĞCU Şubat 10, 2021
  • Doç. Dr. Engin ÇETiNKAYA Şubat 10, 2021
Copyright 2021
  • Giriş Yapın

Şifremi Unuttum

Lost your password? Please enter your email address. You will receive mail with link to set new password.

Back to login

close

http://www.camsakuralife.com/wp-content/uploads/2021/01/WhatsApp-Video-2021-01-10-at-13.29.06.mp4